| | Türkce | ZonêMa/Kirmancki | | yalancı | züreker/e (jüreker/e, zureker/e) [e./d.] |
| yalancı düzenbaz parti | partiya zurekera duzanbaze |
| yalancı düzenbaz vekili | wekilê xoyo zurekero duzanbaz |
| yalman (kılıç, bıçak gibi kesici aletlerin kesen kısmı, ağzı) | phel [e.] |
| yalnız al, yalnız başına al, tek al, tek başına al | teyna bıce (teyna bıje) |
| yalnız bırakılan | teynaverdiyayoğ |
| yalnız bırakılmak, yalnızlaştırılmak | teyna (ca)verdiyayene |
| yalnız bırakan | teynaverdayoğ |
| yalnız bırakmak, yalnızlaştırmak | teyna (ca)verdayene |
| yalnız beklemek (kollamak), yalnız başına beklemek (kollamak), tek beklemek (kollamak), tek başına beklemek (kollamak) | teyna pitene |
| yalnız gel, yalnız başına gel, tek gel, tek başına gel | teyna bê |
| yalnız gelmek, yalnız başına gelmek, tek gelmek, tek başına gelmek | teyna amayene |
| yalnız getirmek, yalnız başına getirmek, tek getirmek, tek başına getirmek | teyna ardene |
| yalnız gezmek (dolaşmak), yalnız başına gezmek (dolaşmak), tek gezmek (dolaşmak), tek başına gezmek (dolaşmak) | teyna feteliyayene |
| yalnız git, yalnız başına git, tek git, tek başına git | teyna şo |
| yalnız kal, yalnız başına kal, tek kal, tek başına kal | teyna bımane |
| yalnız kalmak, tek kalmak | teyna mendene |
| yalnız olmak, yalnız başına olmak, tek olmak, tek başına olmak | teyna biyayene |
| yalnız yap, yalnız başına yap, tek yap, tek başına yap | teyna bıke |
| yalnız yapmak | teyna kerdene |
| yalnızca evlenmemiş kadın ve erkeklerin döndükleri semaha verilen ad, bir nevi alıştırma semahıdır, gençlere semah dönmeyi öğretmeyi amaçlar | çerxê azeba (azebu) [din.] |
| yalnızca musahibi olanların musahipleri ile katıldıkları ayin-i cem | cemo wedarde [din.] |
| yalnızlık, ıssızlık | teynayêni (teynayiye) [d.] |
| yalvarmak | vero cêrayene (cêren- (cı) vero, vero cêr- ) (cêreno mı vero - bana yalvarıyor), vero gêrayene, vero geyrayene) |
| yama | pol (polık, pölık) |
| yamalı (yama vurulmuş, yama ile onarılmış olan, yüzünde lekeler bulunan kimse) | polın (polıkın) [sıf.] |
| yaman köpek | luk |
| yaman, acımasız | zal |
| yamaç, yokuş | kaş (kas) |
| yamuk ve eğri bacaklı | qorêçewt [sıf.] |
|
|
