| Türkce | ZonêMa/Kirmancki | çınar ağacı | dara çınare (çenare) [bot.] |
çıngırak | zıngılık |
çınlamak, çangırdamak | çıngayene (çıngnen-, çınga-, -çıng-) [f.] |
çıplak | rut [sıf.] |
çıplak et! soy! | vıran bıke! (vıran ke!) |
çıplak olmak | rut biyayene (ben- rut, rut b- ) |
çırağ, mum, kandil, lamba vb. ışık veren araç | çerağ [Far.] |
çırpınmak | lebetiyayene |
çırpınmak | çebeliyene |
çırpınmak | pırtayene (pırten-, pırta-, -pırt- ) [f.] |
çırpmak | çırpnayene (çırpnen-, çırpna-, -çırpn- ) [f.] |
çırpmak (çırp sesi) | çırpayene (çırpen-, çırpa-, -çırp- ) [f.] |
çırr oyunu, erkeklerin oynadığı bir oyun. Kaleyi almak isteyenler çizginin karşı tarafından saldırıp zapt etmeğe çalışırlar. Rakiplerinden tekme ile dayak yedikleri müddetçe kale ele geçinceye kadar oyun devam eder. Kale kendine tekme değdirmeden alınırsa oyun biter, çevirme sırası bu sefer kaleyi fethedenlere gelir. | kayê çırre |
çıtırtı (çıtırdama sırasında çıkan sesin adı) | qırçiye (qırçine, qırçêni) (→ qırçayene ra) |
çıtlamak | çıtayene (çıten-, çıta-, -çıt- ) [f.] |
çıtlatmak | çıtnayene (çıtnen-, çıtna-, - çıtn- ) [f.] |
çağ | waxt |
çağ 1) zaman dilimi; asır, kurun, vakit 2) Hayatın çocukluk, gençlik vb. dönemlerinden her biri, yaş 3) Kendine özgü bir özellik taşıyan zaman parçası, ahit, asır, dönem, devir 4) Tarihin ayrıldığı dört büyük bölümden her biri; kurun (ilk çağ. orta çağ. yakın çağ. yeni çağ) 5) bir katmanın oluştuğu süre (jeoloji) 6) mecaz: bir şeyin elverişli, uygun zamanı | çağ |
çağı gelmek | dewrê ... amayene |
çağıldamak, şırıldamak (nehir) | xusayene (xusen-, xusa-, -xus-) [f.] |
çağırmak | veng (cı) dayene |
çağdaş değerler | qimetê hemçaği (1) |
çağdaş değerler | berhemê waxtberi (2) |
çağrı, arama | vengdayen |
çaşır (çaşur, helız), dağda bayırda yetişen ve yenilen yabani bir bitki | helıge [bot.] |
çaba sarfetmek | qeyret kerdene (1) |
çaba sarfetmek | cad kerdene (2) |
çabalıyor, gayret ediyor | qeyret keno (2) |
çabalıyor, gayret ediyor | cad keno (1) |
çabucak çıkmak | palas pındıras |
|
|