| Türkce | ZonêMa/Kirmancki |
| odur | awa [d.] |
| odur | oyo (owo, uyo) [e.] |
| oflamak, puflamak | kufayene (kufen-, kufa-, -kuf- ) [f.] |
| oflamak, puflamak | kufnayene (kufnen-, -kufna-, -kufn- ) [f.] |
| oflayıp, puflamak | pufnayene (pufnen-, pufna-, -pufn- ) [f.] ) |
| oh! | ox! |
| oha! | uu ha! |
| oho! | ha hu! |
| ok 1) yayla atılan, ucunda sivri bir demir bulunan ince ve kısa tahta çubuk 2) bir dairede kirişle yayın ortasını birleştiren dik doğru parçası 3) yön göstermek amacıyla belli yerlere konulabilen işaret 4) at arabası, kağnı vb. araçlarda koşum hayvanlarının bağlandığı, ortadaki düz ve uzun ağaç 5) terazide dengenin sağlanıp sağlanamadığını anlamaya yarayan ucu sivri parça | tikmole (tırkeman) [e.] [mat. → 2] (2) |
| ok 1) yayla atılan, ucunda sivri bir demir bulunan ince ve kısa tahta çubuk 2) bir dairede kirişle yayın ortasını birleştiren dik doğru parçası 3) yön göstermek amacıyla belli yerlere konulabilen işaret 4) at arabası, kağnı vb. araçlarda koşum hayvanlarının bağlandığı, ortadaki düz ve uzun ağaç 5) terazide dengenin sağlanıp sağlanamadığını anlamaya yarayan ucu sivri parça | tir [e.] [mat. → 2] (1) |
| ok atmak | tir eştene |
| ok atmak için kullanılan bir tür kısa yay | kemançe [Far.] |
| okka | okqa |
| oklamak, okla vurmak | tir kerdene |
| oklanmak, okla vurulmak, ok isabet etmek | tir werdene |
| oklava | tire [d.] |
| oksijen (atom numarası 8, simgesi O) | oksijen (O) [e.] [kimya] [Fr. → Eski Yun.] |
| oksijensiz kan | bêoksijenê goni [tıbbi] |
| oku! | bıwane! |
| okul | mekteb [e.] [Ar.] (1) |
| okul | wendek (wendeg) [e.] (2) |
| okul | wendişxane (wendisxane) (3) |
| okul ne zaman bitiyor? | mekteb key qedina? |
| okul saat .... de/da bitiyor | mekteb sate .... de qedina |
| okulda | wendege de |
| okuldan mezun olmak, okulu bitirmek | mezun biyene |
| okullar | mektebi [ç.] |
| okullarda | wendegu de |
| okuma | wenden |
| okuma! | mewane! |
