| Türkce | ZonêMa/Kirmancki | mutfak malzemeleri, mutfak gereçleri | malzimay dunıke/khulinde/bonê çey |
mutfak mobilyaları | mobilyay dunıke/khulinde/bonê çeyi |
mutlaka, kesinlikle | mutlaqa [Ar.] |
mutlu etmek, sevindirmek, memnun etmek | şa kerdene |
mutlu olmak, memnun olmak, hoşnut olmak, içtenlikli olmak | zerreweş biyene |
mutlu, memnun, hoşnut | zerreweş [sıf.] |
mutlu, mutluluk, sevinç, memnuniyet | şa (ez zaf şa biya - ben çok mutlu oldum) |
mutluluk, memnunluk, hoşnutluk | zerreweşiye (zerriweşiye) [d.] |
muz | muze (Musa) [d.] [Far. → Orta Far.] [bot.] |
muz ağacı | dara muze [bot.] |
Myanmar | Myanmar [e.] [coğ.] |
Mûjgan, bir kız ismi (kirpik) | Mujgane [d.] [Far.] |
müşavir, danışman | muşavir [Ar.] |
müşterek | mıstereg |
müşterek arkadaşlar, ortak arkadaşlar | albazê muştereki (1) |
müşteri, iştira eden, alıcı | mışteri [Ar.] |
mübaşir | mubaşir |
mübaşirlik | mubaşirine |
mücevher | mıcowır |
müdaafa | mıdafe |
müdafa | mudafe |
müdafa ediyor | mıdafe keno |
müdahale, karışma | mudale |
müdahale, karışma | qars |
müddet, süre, zaman | mûddet [e] |
müdiriyet | mudıriyet |
müdür | mudır |
müdürlük | mudırine |
müebbet | muebet |
müessese, kurum | muesese |
|
|